21. yüzyıl, teknolojik yeniliklerin hızla geliştiği ve bu yeniliklerin yaşamın her alanını etkilediği bir dönemdir. Bu dönemin en dikkat çekici unsurlarından biri, yapay zekanın (YZ) yükselişi olmuştur. Yapay zeka, insan zekasına benzer şekilde düşünebilen, öğrenebilen ve karar verebilen sistemler geliştirmeyi amaçlayan bir bilim dalıdır. Günümüzde teorik bir kavram olmanın ötesine geçen yapay zeka, sağlık, eğitim, endüstri, savunma gibi pek çok alanda somut uygulamalarıyla dikkat çekmektedir. Bu tez çalışmasında yapay zekanın temel kavramları, tarihçesi ve veri madenciliği gibi ilişkili alanlar kapsamlı bir şekilde ele alınmaktadır. Çalışmanın ilk bölümünde, yapay zekanın tanımı, tarihçesi ve projelerde kullanılan yazılım türlerine yer verilmiş, özellikle Python programlama dili ve kütüphanelerinin yapay zeka projelerinde oynadığı kritik rol vurgulanmıştır. Bunun yanında, veri madenciliğinin tarihçesi ve süreçleri ele alınmış, bu süreçlerin yapay zeka teknolojilerine sağladığı katkılar detaylandırılmıştır. İkinci bölümde, makine öğrenimi kapsamında yapay sinir ağları, derin öğrenme ve klasik öğrenme yöntemleri incelenmiştir. Karar ağaçları, K-en yaklaşımı, destek vektör makineleri ve regresyon analizi gibi yöntemlerin, yapay zekanın öğrenme süreçlerindeki önemi açıklanmıştır. Üçüncü bölümde ise yapay zekanın eğitim, endüstriyel robotlar, artırılmış gerçeklik, siber güvenlik gibi geniş bir uygulama alanı ele alınmış, bu teknolojilerin mevcut kullanımları ve gelecekteki potansiyelleri üzerinde durulmuştur. Özellikle, yapay zekanın insan hayatına olan etkileri ve toplumsal dönüşümdeki rolü incelenmiştir. Son bölümde ise yapay zekanın geleceği üzerine projeksiyonlar sunulmuş, teknolojinin insanlığa sunduğu fırsatlar ve karşılaşılabilecek zorluklar değerlendirilmiştir. Yapay zekanın yalnızca teknik bir alan değil, aynı zamanda etik, sosyal ve ekonomik boyutlara sahip bir dönüşüm aracı olduğu belirtilmiştir. Genel olarak, bu tez çalışması yapay zekanın hem teorik hem de pratik yönlerini ele almakta; Python programlama dilinin ve kütüphanelerinin yapay zeka projelerindeki önemini vurgularken veri madenciliğinin bu teknolojilere olan katkısını detaylandırmaktadır. Eğitimden sanayiye, artırılmış gerçeklikten siber güvenliğe kadar geniş bir yelpazeye yayılan yapay zeka uygulama alanlarının incelendiği bu çalışma, aynı zamanda yapay zekanın gelecekteki gelişmelerine dair kapsamlı bir analiz sunmaktadır.
